8. Sınıf 1. Ünite Sözlüğü

8. Sınıf 1. Ünite Kavramları

 

Alay: Genellikle üç tabur ve bunlara bağlı birliklerden oluşan asker topluluğu.
Ataşe: Bir elçiliğe bağlı uzman, elçilik uzmanı.
Ataşemiliter: Bir ulusun yabancı ülkelerdeki elçiliklerinde görevli askerî uzman.
Anayasa: Bir devletin dayandığı temel esasları ve ana kuruluşunu gösteren belge.
Ayan: Bir şehrin ileri gelenleri. Osmanlılarda çoğu esnaf ailelerden oluşan sınıf.
Azınlık (Ekalliyet): Osmanlı’da Müslüman olmayan topluluklara verilen isim.
Balkanlar: Balkan Yarımadası da denilen, Hırvatistan, Sırbistan, Slovenya, Karadağ, Makedonya, Bosna-Hersek, Arnavutluk, Romanya, Bulgaristan, Yunanistan ve Trakya’yı içine alan bölge.
Batıcılık: Batıyı örnek alma.
Cephe: Üzerinde savaşın sürdüğü bölge.
Çar: Rusya hükümdarlarına verilen ad.
Çok Uluslu: Birden fazla milletin bir arada yaşaması.
Çok Yönlülük: Bir kişinin farklı alanlarda yeteneğe sahip olması, faaliyet göstermesi.
Diplomasi: Uluslararası ilişkileri düzenleyen antlaşmalar bütünü.
Duyunu umumiye: (Genel Borçlar İdaresi) 1881’de Osmanlıdan borçlarını tahsil edebilmek için kurulan uluslararası haciz heyeti.
Emperyalist: Emperyalizm yanlısı olan, yayılmacı, yayılımcı.
Emperyalizm: Bir milletin sömürü temeline dayanarak başka bir milleti siyasi ve ekonomik egemenliği altına alıp yayılması.
Etnik: Herhangi bir kültüre ait olma.
Ferman: Padişahlar tarafından herhangi bir konuda yayımlanan yazılı emir, kanun.
Gayrimüslim: Müslüman olmayan.
Geleneksel: Eski yöntemlerle yapılan.
Harp Okulu: Türk Silahlı Kuvvetlerine subay yetiştiren yüksekokul, harbiye.
Hitabet: Etkili ve güzel söz söyleme sanatı.
İdadi: Lise derecesindeki okul.
İdealistlik: Bir ideale, bir davaya, bir ülküye bağlı olan; kendini ona göre yönlendiren.
İhtilal: Bir ülkenin, siyasal, sosyal ve ekonomik yapısını veya yönetim düzenini değiştirmek amacıyla kanunlara uymaksızın cebir ve kuvvet kullanarak yapılan geniş halk hareketi.
İleri Görüşlülük: İleride olabilecekler hakkında varsayımlarda bulunabilme becerisi.
İlhak: Egemenliği altına alma.
İttihat: Birlik.
İttihat ve Terakki: 1889 yılında kurulan ve meşrutiyet yönetiminin tekrar kurulmasını amaçlayan cemiyet.
Islahat: Düzeltme veya iyileştirme çalışmaları.
İnkılâp: Bir devletin yaşam koşullarını ve kurumlarını hızlı bir şekilde ileriye dönük olarak değiştirme.
Jeopolitik: Bir devlette bir bölgede uygulanan politikayla o yerin coğrafyası arasındaki ilişki.
Kapitülasyon: Bir devletin bir anlaşmaya bağlı olarak başka devletlere tanıdığı ekonomik ve sosyal ayrıcalıklar.
Kanuni Esasi: 1876 yılında yayınlanan Türklerin ilk anayasasının adı.
Kolağası: Osmanlı ordusunda yüzbaşı ile binbaşı arasında Subay rütbesi.
Kolordu: Değişik sayıda tümen ve savaş destek birliklerinden kurulu büyük askeri birlik.
Kozmopolit: İçinde değişik milletlerden kimseler bulunan topluluk.
Lider: Kitleleri yönlendirme, etkileme yönetme becerisi olan kişi.
Manevra: Askerlikte tatbikat
Meşrutiyet: Hükümdarın yanında halkın temsilcilerinden oluşan bir meclisin ve anayasanın olduğu yönetim biçimi.
Milliyetçilik Akımı: Her milletin kendi devletini kurma düşüncesi.
Monarşi: Miras yoluyla iktidarı elinde bulunduran kişi ve ona bağlı kimselerce devletin yönetildiği rejim.
Muahede: Antlaşma.
Mülkiye: Askeri olmayan, sivil. Osmanlı Devleti’nde, üst düzey sivil kamu görevlileri sınıfı.
Osmanlıcılık: Osmanlı imparatorluğu sınırları içinde yaşayan herkesi din, ırk ve mezhep ayrımı gözetmeksizin “Osmanlı” sayma düşüncesi.
Öngörü: Bir işin ilerisini kestirme veya bir işin nasıl bir yol alacağını önceden anlayabilme ve ona göre davranma. İleri görüşlülük.
Özerklik: Bir topluluğun kendisini bazı koşullar altında idare etme hakkı. Genelde ana devlete bağlı fakat kendi kurallarını da uygulayabilme özelliği.
Panslavizm: Rusya’nın Slav birliği kurma düşüncesi.
Pantürkizm: Türkçülük. Bütün Türkleri birleştirme düşüncesi.
Parlamento: Yasama gücüne sahip meclis.
Rüştiye: Ortaokul derecesinde olan eğitim kurumu.
Reform: Bir kurumun işleyişini düzeltmek amacıyla getirilen köklü değişiklik.
Sömürgecilik: Bir devletin, kendisinden zayıf olan devletleri veya ulusları, siyasal ve ekonomik egemenliği altına alarak yayılması ve bu yerlerin yer altı yer üstü zenginliklerine el koyması.
Talim: Uygulamalı olarak yapılan askerlik eğitimi.
Tanzimat: Yönetimsel işlerin düzeltilmesi amacıyla alınan önlemlerin ve yapılan uygulamaların tümü.
Tanzimat Fermanı: 3 Kasım 1939’da padişahın kendi isteği ile halka bazı haklar verdiği gelişme.
Tatbikat: Asker birliklerini savaşa hazırlamak amacıyla, arazi üzerinde yapılan geniş ölçüde savaş denemesi, manevra.
Terakki: İlerleme, gelişme.
Teşkilatçılık: Bireyin bir hedef uğruna bir ortamda bir araya gelerek, hedefe yönelik çalışmalar yapması.
Turancılık: Osmanlı Devleti’nin son yıllarında ortaya çıkmış olan, Osmanlılık ve İslamcılık akımları karşısında bütün Türklerin tek vatanda ve bayrak altında birleştirilmesini amaçlayan akım, Panturanizm.
Tümen: Tugayla kolordu arasında yer alan askeri birlik.
Üniforma: Aynı işi yapanların giydikleri, tüzükle belirtilmiş, bir örnek giysi. Silahlı kuvvetlerin resmi giysisi.
Yarbay: Orduda rütbesi binbaşı ile albay arasında olan subay.
Yaver: Emir subayı. Yardımcı kişi.

 

Diğer Ünitelere Ait Kavram Sözlüğü

8. Sınıf 2. Ünite Sözlüğü

8. Sınıf 3. Ünite Sözlüğü

8. Sınıf 4. Ünite Sözlüğü

8. Sınıf 5. Ünite Sözlüğü

8. Sınıf 6. Ünite Sözlüğü

8. Sınıf 7. Ünite Sözlüğü