Keramos – Muğla
Keramos’ta elinde çift yüzlü balta tutan genç bir tanrıya ibadet ediliyordu. Bu tanrının: sikkeler üzerinde yalnızca başının olduğu veya yarı çıplak halde ayakta durur şekilde tasvirlerine rastlanılmaktadır.Roma İmparatorluk Devri’ne ait birkaç sikkede de komşu Stratonikeia’nın ve Koinon Khrysaores’in tanrısı Zeus Khrysaoreus ile birlikte betimlendiği görülür. Bizans Dönemi’nde de piskoposluk merkezi olan Keramos’un Antik Dönemden beri kesintisiz olarak iskan görmesi nedeniyle kalıntılar hızla yok olmuştur. Bugün görülebilen kalıntılar; çok az kısmı korunabilmiş surlar, Bakıcak Tepesi’nde sadece temel seviyesinde korunabilmiş bir tapınak, Nypheum olduğu tahmin edilen bir kalıntı, daha sonradan kilise veya manastıra çevrilmiş olan tapınağa ait kalıntılar, su yolu kalıntıları, ekseriyeti tonozlu ve kaya mezarlarından oluşan nekropol ve tanımlanamayan bazı yapı kalıntılarıdır. Ören’in bugünkü mezarlığı, hem Roma lahitlerini, hem İslami, hem de günümüz mezarlarını bünyesinde barındırması ve de Anadolu’daki kültür etkileşimi ve kültürler arasındaki saygıyı göstermesi açısından ünik bir örnek teşkil etmektedir.